ATB'den ekonomi için alarm

01.10.2020 - 14:16, Güncelleme: 02.12.2020 - 18:09 2362+ kez okundu.
 

ATB'den ekonomi için alarm

Antalya Ticaret Borsası (ATB) eylül ayı meclis toplantısı Erdoğan Ekinci başkanlığında online yapıldı. Toplantıda ATB Başkanı Ali Çandır, ülke gündemi, ekonomi ve tarım üzerine değerlendirmeler yaptı. Meclis üyeleri görüş ve beklentilerini dile getirdi.

Antalya Ticaret Borsası (ATB) eylül ayı meclis toplantısı Erdoğan Ekinci başkanlığında online yapıldı. Toplantıda ATB Başkanı Ali Çandır, ülke gündemi, ekonomi ve tarım üzerine değerlendirmeler yaptı. Meclis üyeleri görüş ve beklentilerini dile getirdi. Başkan Ali Çandır ekim ayı itibariyle ekonomide durgunluk başladığını söyledi, bunun nedenlerini, doğuracağı kötü sonuçları ve alınabilecek önlemleri anlattı. Meclis üyeleri de Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı ‘‘Yeni Ekonomik Program’’ın beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu söyledi. Tehlikeli döneme giriyoruz Konuşmasına pandemi uyarısıyla başlayan Çandır, Koronavirüse yakalananların sayısının dünya genelinde 33 milyonu, virüs nedeniyle ölenlerin sayısının 1 milyonu geçtiğini belirtti. Başkan Çandır, ülkemizde de virüse yakalananların sayısının 300 bin, yaşamını yitirenlerin sayısının 8 bini geçtiğini kaydetti ve şu uyarıyı yaptı: “Uzmanların da uyardığı gibi havaların soğumasına bağlı olarak daha tehlikeli bir döneme giriyoruz. Sizlerden bu konuda daha duyarlı davranmanızı diliyorum. Ancak özellikle sosyal yaşamda daha sıkı tedbirler alınmasının da gerekli olduğunu belirtmek isterim.” Krediye erişim zorlaştı Başkan Çandır daha sonra ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Merkez Bankası’nın politika faizini 200 puanlık artırım kararından önce de iş dünyasının krediye erişim maliyetinin yükselmeye başladığına işaret eden Çandır, özetle şu değerlendirmeleri yaptı: - Bu faiz kararından sonra hem krediye erişim daha zorlaştı hem de maliyetler ciddi şekilde yükseldi. Ayrıca aybaşından itibaren ekonomik hareketlilikte de bir yavaşlama yaşanmaya başladı. Halbuki beklentilerimiz ekonomik ivmelenmenin devam edeceği yönündeydi. - Bir taraftan dövizdeki kararlı yükseliş diğer taraftan faizlerdeki artış önümüzdeki aylarda da ekonomik bir yavaşlamaya doğru gittiğimizi göstermektedir. Kamu ödemeleri için beyaz sayfa açalım - Geçen 3-4 aydaki talep artışı kaynaklı ekonomik hareketlilik, ekim ayından itibaren yerini daha durgun bir ekonomiye bırakacaktır. - Nesnel göstergelere dayalı olarak yapılan bu tespitler, ekim ayından itibaren iki kat ödememizi gerektiren SGK primleri ve vergi ödemeleri için çok ciddi bir bariyer (engel) oluşturmaktadır. Dolayısıyla bizim kısa vadede beklediğimiz, salgın döneminde ertelenmiş olan kamu ödemelerinin ve yıl sonuna kadar ödenecek olanların bir yıl ödemesiz 5 yıl vadeye yayılmasıdır. Vergi borçları yeniden yapılandırılsın - İş dünyası salgın ve ekonomik krizler nedeniyle ödenememiş geçmiş dönem vergi borçlarının kapsamlı bir şekilde yeniden yapılandırılmasını beklemektedir. Böylece hem devletimiz bugüne kadar alamadığı alacaklarını makul bir sürede tahsil etme imkanına kavuşacak hem de iş veren kesimi içine düştüğü açmazdan çıkış için bir olanak yakalayacaktır. - Devletin ve girişimcinin birlikte fayda sağlayacağı gerçekleştirilebilir yöntemler var. Bu konuda katılımcı bir anlayış hakim olursa bizler de sahip olduğumuz birikimle ve sorumlulukla karar desteği sağlamaya hazırız. Tarımsal destek ve ödemeler zamanında yapılsın Konuşmasından Borsa’nın tarım sektörüyle ilgili taleplerini bir kere daha dile getiren Başkan Ali Çandır, bu konuda da şunları söyledi: - Tarımla ilgili görüş ve önerilerimizi her fırsatta karar vericilerle paylaşıyoruz. Bunların bir kısmı karşılık buldu. - Son dönemde krediye erişimi en fazla zorlaşan ve maliyeti en fazla artan kredi grubu tarım sektöründe oldu. Sektör ilave ipotek gösterme konusunda ciddi sıkıntı yaşamaktadır. - Tarımsal kredide ipotek sorununun gayrimenkulle sınırlı olmamalı; ürün ve faaliyet temelli bir ipotek sistemi uygulamaya konulmalıdır. - Tarımsal destekleme planı ve ödemelerinin zamanında yapılamaması da en büyük sorunlar arasında yer alıyor. Zaten son derece cüzi olan bu ödemeler, kentimiz tarımsal faaliyetlerine de esasen çok uygun yapıda bulunmamaktadır. - Hem zamanında yapılmayan hem de yetersiz düzeyde kalan bu desteklemeler maalesef tarımsal üretim ve ticarete ihtiyaç duyduğumuz direnci sağlayamamaktadır. Bunun kaçınılmaz sonuçlarından biride bildiğiniz gibi tarımdan çekilmek olmaktadır. Borsa hal endeksi açıklayacak ATB Başkanı Ali Çandır, Antalya’nın örtü altı sebze ve meyve üretimiyle sağladığı fayda ve yarattığı değeri de anlattı, şu değerlendirmeyi yaptı: - Antalya, örtü altı üretimle yılda ortalama 600 milyon doları aşan ihracat değeri sağlayan; tarım ve işlenmemiş gıda ürünlerinin miktar ve fiyat hareketliliği bakımından belirleyici bir ildir. - Enflasyonun önemli kalemlerinden birinin de yaş meyve sebze grubudur. Antalya yaş sebze ve meyve üretiminin yaklaşık 3’te 1’i hal sistemimizden geçmektedir. - Gerek belirli standartları sağlaması gerek kayıt altında bulunması dolayısıyla hal sistemi yaş meyve ve sebze ticaretinde önemli bir merkezdir. Antalya Büyükşehir Belediyemiz ile yapmış olduğumuz protokol gereği hal sistemimizdeki yaş meyve ve sebze ürünleri için miktar ve fiyat endeksleri hesaplamaktayız.  - Bu çalışmamızın sonuçlarını önümüzdeki aydan itibaren her ayın ikisinde kamuoyuyla paylaşacağız. Böylece İTO ve TÜİK açıklamalarındaki tarımsal ürün ve işlenmemiş gıda kapsamındaki fiyat hareketlerine bir zenginlik katmayı amaçlamaktayız. Armutta yüzde 30-35 rekolte kaybı  Meclis üyelerine bölgede hasadı yapılan elma, armut, nar, susam ve zeytin gibi ürünlerle ilgili de bilgi veren Başkan Ali Çandır, şunları söyledi: - Bu ürünlerle ilgili gelişmeler genel olarak olumludur. Ülkedeki her 5 armuttan biri Korkuteli’de yetiştiriliyor. Mayıs ayında yaşanan ani sıcaklık değişimleri ve yüksek maliyetler nedeniyle bahçelerin bakımsız kalmasına bağlı olarak bu yıl rekoltede yüzde 30-35 civarında düşüş olacağı tahmin ediliyor. - Armutta bu yıl ilaç maliyetlerin yükselmesi, baraj suyunun azalması ve soğuk hava depolarının elektrik maliyetleri üreticiyi ve ticaret erbabını ciddi düzeyde zorlamaktadır.’ Elma yüz güldürüyor - Antalya ülke elma üretiminin yüzde 7’sini gerçekleştiriyor. Elmada rekoltenin yüzde 20 artacağı tahmin ediliyor. Elmadaki rekoltemiz geçen yılki düşüşün ardından bu yıl ortalamaya yakın bir hasat olacağı tahmin edilmektedir. Ancak yaz aylarının yağışsız ve sıcak geçmesi dolayısıyla ürünlerde renk ve dökülme problemi yaşanmaktadır. Narda rekolte artışı - Nar üretiminde rekoltenin yüzde 20 artacağının tahmin ediliyor. Meyve kalitesinin ise şu an için iyi durumda olduğunu ifade edebiliriz. Yağışlara bağlı olarak kalitede değişme yaşanabilir. Susam desteği artırılmalı - Ülke susam alanlarının ve ürün miktarının 5’te 1’inin Manavgat ve Serik ilçelerindedir. Kent genelinde 50 bin dekar alanda 3 bin 500 ton civarında susam üretiliyor. Susam rekoltesinde bu yıl düşüş bekleniyor. Susam konusunda dışa bağımlılığın azaltılması için ürün destekleri artırmalı ve aynı dönemde üretimi yapılan diğer ürünlerin desteklerini azaltmalıyız. Toplu üretim- planlamayı motive eden destekler sunmalı ve ardından makineli tarıma geçişe olanak sağlanmalıyız. Susam üretiminde kullanılacak ilaç-gübre-mazot gibi girdi maliyetlerinin ciddi düzeyde sübvanse etmeliyiz. Susam ve diğer tarım işlerinde çalışmayı cazip hale getirecek sosyal güvenlik uygulamaları geliştirmeliyiz. Zeytinde rekolte düşecek - Zeytinde 2020-2021 sezonunda rekoltenin kentimizde ve ülkemiz genelinde yüzde 30 civarında düşeceği beklentisi var. Kentimizde geçen yıl 70 bin ton olan rekoltenin bu yıl 15-25 Mayıs dönemindeki ani sıcaklık değişimlerine de bağlı olarak 50 bin ton civarına düşmesi beklenmektedir  - Sektörün genel olarak, karasu sorunu ve ilaç, elektrik, işçilik ve ambalaj gibi maliyet artışı sorunları belirleyici konumdadır. Bu sorunları aşmadan küresel rekabette rakibimiz olan İspanya ve İtalya gibi ülkelerle baş etmemiz zor gözükmektedir. Bu iki ülkenin elde ettiği zeytin gelirine benzer gelir elde edebilmek için rekabette dezavantajlı olduğumuz alanlarda iyileşme sağlanmalıdır. Zeytin mektebi Çandır, zeytin üretiminde eğitim çalışmaları yaptıklarını belirtirken, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü işbirliğinde “Zeytin Mektebi” adıyla budamadan aşılamaya, hastalık ve zararlılarla mücadeleden bahçe tesisine kadar kapsamlı bir eğitim programı başlatacaklarını duyurdu. Borsa kaliteli hizmetini tescilledi Borsa’nın “ISO 9001 2015 Kalite Yönetim Sistemi” ve “TSE IS0-10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi” denetimini başarıyla tamamladığını duyuran Çandır, “Çalışmalarımıza üye odaklı devam ettiğimizi bir kez daha tescil ettirdik. Standartlara uyum gösteren ve devamlılığını sağlayan başta Genel Sekteremiz Tolgahan Alavant olmak üzere çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Başkan Böcek'e şifa diledi Çandır, kentin uluslararası alanda bir markası olan 57 Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin cumartesi günü başlayacağını belirtirken, “Pandemi koşullarına göre düzenlenecek festivalin başarılı geçmesini diliyorum. Bu fırsatla aynı zamanda Festival’in başkanlığını da üstlenen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e acil şifalar diliyorum” dedi. Ülke ve Antalya eğitimine, kültür sanatına ciddi katkılar sunan Suna Kıraç’a Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Çandır, koronavirüse yakalanan ve iyileşen ATB Meclis Başkan Yardımcısı Abdullah İnan’a geçmiş olsun dileklerini iletti. Çandır, babasını kaybeden Meclis Üyesi Selçuk Çelebi ile eniştesini kaybeden Nuri Büyükselçuk’a başsağlığı diledi. Üyeler: Önümüzdeki dönem çok zorlu Meclis’te üyeler, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı Yeni Ekonomi Programı'nı değerlendirdi. Programın beklentileri karşılamadığını dile getiren meclis üyeleri, önümüzdeki dönemin ekonomide zorlu geçeceğini ifade etti.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) eylül ayı meclis toplantısı Erdoğan Ekinci başkanlığında online yapıldı. Toplantıda ATB Başkanı Ali Çandır, ülke gündemi, ekonomi ve tarım üzerine değerlendirmeler yaptı. Meclis üyeleri görüş ve beklentilerini dile getirdi.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) eylül ayı meclis toplantısı Erdoğan Ekinci başkanlığında online yapıldı. Toplantıda ATB Başkanı Ali Çandır, ülke gündemi, ekonomi ve tarım üzerine değerlendirmeler yaptı. Meclis üyeleri görüş ve beklentilerini dile getirdi. Başkan Ali Çandır ekim ayı itibariyle ekonomide durgunluk başladığını söyledi, bunun nedenlerini, doğuracağı kötü sonuçları ve alınabilecek önlemleri anlattı. Meclis üyeleri de Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı ‘‘Yeni Ekonomik Program’’ın beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu söyledi.
Tehlikeli döneme giriyoruz
Konuşmasına pandemi uyarısıyla başlayan Çandır, Koronavirüse yakalananların sayısının dünya genelinde 33 milyonu, virüs nedeniyle ölenlerin sayısının 1 milyonu geçtiğini belirtti. Başkan Çandır, ülkemizde de virüse yakalananların sayısının 300 bin, yaşamını yitirenlerin sayısının 8 bini geçtiğini kaydetti ve şu uyarıyı yaptı: “Uzmanların da uyardığı gibi havaların soğumasına bağlı olarak daha tehlikeli bir döneme giriyoruz. Sizlerden bu konuda daha duyarlı davranmanızı diliyorum. Ancak özellikle sosyal yaşamda daha sıkı tedbirler alınmasının da gerekli olduğunu belirtmek isterim.”
Krediye erişim zorlaştı
Başkan Çandır daha sonra ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Merkez Bankası’nın politika faizini 200 puanlık artırım kararından önce de iş dünyasının krediye erişim maliyetinin yükselmeye başladığına işaret eden Çandır, özetle şu değerlendirmeleri yaptı:
- Bu faiz kararından sonra hem krediye erişim daha zorlaştı hem de maliyetler ciddi şekilde yükseldi. Ayrıca aybaşından itibaren ekonomik hareketlilikte de bir yavaşlama yaşanmaya başladı. Halbuki beklentilerimiz ekonomik ivmelenmenin devam edeceği yönündeydi.
- Bir taraftan dövizdeki kararlı yükseliş diğer taraftan faizlerdeki artış önümüzdeki aylarda da ekonomik bir yavaşlamaya doğru gittiğimizi göstermektedir.
Kamu ödemeleri için beyaz sayfa açalım
- Geçen 3-4 aydaki talep artışı kaynaklı ekonomik hareketlilik, ekim ayından itibaren yerini daha durgun bir ekonomiye bırakacaktır.
- Nesnel göstergelere dayalı olarak yapılan bu tespitler, ekim ayından itibaren iki kat ödememizi gerektiren SGK primleri ve vergi ödemeleri için çok ciddi bir bariyer (engel) oluşturmaktadır. Dolayısıyla bizim kısa vadede beklediğimiz, salgın döneminde ertelenmiş olan kamu ödemelerinin ve yıl sonuna kadar ödenecek olanların bir yıl ödemesiz 5 yıl vadeye yayılmasıdır.
Vergi borçları yeniden yapılandırılsın
- İş dünyası salgın ve ekonomik krizler nedeniyle ödenememiş geçmiş dönem vergi borçlarının kapsamlı bir şekilde yeniden yapılandırılmasını beklemektedir. Böylece hem devletimiz bugüne kadar alamadığı alacaklarını makul bir sürede tahsil etme
imkanına kavuşacak hem de iş veren kesimi içine düştüğü açmazdan çıkış için bir olanak yakalayacaktır.
- Devletin ve girişimcinin birlikte fayda sağlayacağı gerçekleştirilebilir yöntemler var. Bu konuda katılımcı bir anlayış hakim olursa bizler de sahip olduğumuz birikimle ve sorumlulukla karar desteği sağlamaya hazırız.
Tarımsal destek ve ödemeler zamanında yapılsın
Konuşmasından Borsa’nın tarım sektörüyle ilgili taleplerini bir kere daha dile getiren Başkan Ali Çandır, bu konuda da şunları söyledi:
- Tarımla ilgili görüş ve önerilerimizi her fırsatta karar vericilerle paylaşıyoruz. Bunların bir kısmı karşılık buldu.
- Son dönemde krediye erişimi en fazla zorlaşan ve maliyeti en fazla artan kredi grubu tarım sektöründe oldu. Sektör ilave ipotek gösterme konusunda ciddi sıkıntı yaşamaktadır.
- Tarımsal kredide ipotek sorununun gayrimenkulle sınırlı olmamalı; ürün ve faaliyet temelli bir ipotek sistemi uygulamaya konulmalıdır.
- Tarımsal destekleme planı ve ödemelerinin zamanında yapılamaması da en büyük sorunlar arasında yer alıyor. Zaten son derece cüzi olan bu ödemeler, kentimiz tarımsal faaliyetlerine de esasen çok uygun yapıda bulunmamaktadır.
- Hem zamanında yapılmayan hem de yetersiz düzeyde kalan bu desteklemeler maalesef tarımsal üretim ve ticarete ihtiyaç duyduğumuz direnci sağlayamamaktadır. Bunun kaçınılmaz sonuçlarından biride bildiğiniz gibi tarımdan çekilmek olmaktadır.
Borsa hal endeksi açıklayacak
ATB Başkanı Ali Çandır, Antalya’nın örtü altı sebze ve meyve üretimiyle sağladığı fayda ve yarattığı değeri de anlattı, şu değerlendirmeyi yaptı:
- Antalya, örtü altı üretimle yılda ortalama 600 milyon doları aşan ihracat değeri sağlayan; tarım ve işlenmemiş gıda ürünlerinin miktar ve fiyat hareketliliği bakımından belirleyici bir ildir.
- Enflasyonun önemli kalemlerinden birinin de yaş meyve sebze grubudur. Antalya yaş sebze ve meyve üretiminin yaklaşık 3’te 1’i hal sistemimizden geçmektedir.
- Gerek belirli standartları sağlaması gerek kayıt altında bulunması dolayısıyla hal sistemi yaş meyve ve sebze ticaretinde önemli bir merkezdir. Antalya Büyükşehir Belediyemiz ile yapmış olduğumuz protokol gereği hal sistemimizdeki yaş meyve ve sebze ürünleri için miktar ve fiyat endeksleri hesaplamaktayız. 
- Bu çalışmamızın sonuçlarını önümüzdeki aydan itibaren her ayın ikisinde kamuoyuyla paylaşacağız. Böylece İTO ve TÜİK açıklamalarındaki tarımsal ürün ve işlenmemiş gıda kapsamındaki fiyat hareketlerine bir zenginlik katmayı amaçlamaktayız.
Armutta yüzde 30-35 rekolte kaybı 
Meclis üyelerine bölgede hasadı yapılan elma, armut, nar, susam ve zeytin gibi ürünlerle ilgili de bilgi veren Başkan Ali Çandır, şunları söyledi:
- Bu ürünlerle ilgili gelişmeler genel olarak olumludur. Ülkedeki her 5 armuttan biri Korkuteli’de yetiştiriliyor. Mayıs ayında yaşanan ani sıcaklık değişimleri ve yüksek maliyetler nedeniyle bahçelerin bakımsız kalmasına bağlı olarak bu yıl rekoltede yüzde 30-35 civarında düşüş olacağı tahmin ediliyor.
- Armutta bu yıl ilaç maliyetlerin yükselmesi, baraj suyunun azalması ve soğuk hava depolarının elektrik maliyetleri üreticiyi ve ticaret erbabını ciddi düzeyde zorlamaktadır.’
Elma yüz güldürüyor
- Antalya ülke elma üretiminin yüzde 7’sini gerçekleştiriyor. Elmada rekoltenin yüzde 20 artacağı tahmin ediliyor. Elmadaki rekoltemiz geçen yılki düşüşün ardından bu yıl ortalamaya yakın bir hasat olacağı tahmin edilmektedir. Ancak yaz aylarının yağışsız ve sıcak geçmesi dolayısıyla ürünlerde renk ve dökülme problemi yaşanmaktadır.
Narda rekolte artışı
- Nar üretiminde rekoltenin yüzde 20 artacağının tahmin ediliyor. Meyve kalitesinin ise şu an için iyi durumda olduğunu ifade edebiliriz. Yağışlara bağlı olarak kalitede değişme yaşanabilir.
Susam desteği artırılmalı
- Ülke susam alanlarının ve ürün miktarının 5’te 1’inin Manavgat ve Serik ilçelerindedir. Kent genelinde 50 bin dekar alanda 3 bin 500 ton civarında susam üretiliyor. Susam rekoltesinde bu yıl düşüş bekleniyor. Susam konusunda dışa bağımlılığın azaltılması için ürün destekleri artırmalı ve aynı dönemde üretimi yapılan diğer ürünlerin desteklerini azaltmalıyız. Toplu üretim- planlamayı motive eden destekler sunmalı ve ardından makineli tarıma geçişe olanak sağlanmalıyız. Susam üretiminde kullanılacak ilaç-gübre-mazot gibi girdi maliyetlerinin ciddi düzeyde sübvanse etmeliyiz. Susam ve diğer tarım işlerinde çalışmayı cazip hale getirecek sosyal güvenlik uygulamaları geliştirmeliyiz.
Zeytinde rekolte düşecek
- Zeytinde 2020-2021 sezonunda rekoltenin kentimizde ve ülkemiz genelinde yüzde 30 civarında düşeceği beklentisi var. Kentimizde geçen yıl 70 bin ton olan rekoltenin bu yıl 15-25 Mayıs dönemindeki ani sıcaklık değişimlerine de bağlı olarak 50 bin ton civarına düşmesi beklenmektedir 
- Sektörün genel olarak, karasu sorunu ve ilaç, elektrik, işçilik ve ambalaj gibi maliyet artışı sorunları belirleyici konumdadır. Bu sorunları aşmadan küresel rekabette rakibimiz olan İspanya ve İtalya gibi ülkelerle baş etmemiz zor gözükmektedir. Bu iki ülkenin elde ettiği zeytin gelirine benzer gelir elde edebilmek için rekabette dezavantajlı olduğumuz alanlarda iyileşme sağlanmalıdır.
Zeytin mektebi
Çandır, zeytin üretiminde eğitim çalışmaları yaptıklarını belirtirken, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü işbirliğinde “Zeytin Mektebi” adıyla budamadan aşılamaya, hastalık ve zararlılarla mücadeleden bahçe tesisine kadar kapsamlı bir eğitim programı başlatacaklarını duyurdu.
Borsa kaliteli hizmetini tescilledi
Borsa’nın “ISO 9001 2015 Kalite Yönetim Sistemi” ve “TSE IS0-10002 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi” denetimini başarıyla tamamladığını duyuran Çandır, “Çalışmalarımıza üye odaklı devam ettiğimizi bir kez daha tescil ettirdik. Standartlara uyum gösteren ve devamlılığını sağlayan başta Genel Sekteremiz Tolgahan Alavant olmak üzere çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
Başkan Böcek'e şifa diledi
Çandır, kentin uluslararası alanda bir markası olan 57 Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin cumartesi günü başlayacağını belirtirken, “Pandemi koşullarına göre düzenlenecek festivalin başarılı geçmesini diliyorum. Bu fırsatla aynı zamanda
Festival’in başkanlığını da üstlenen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e acil şifalar diliyorum” dedi. Ülke ve Antalya eğitimine, kültür sanatına ciddi katkılar sunan Suna Kıraç’a Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyen Çandır, koronavirüse yakalanan ve iyileşen ATB Meclis Başkan Yardımcısı Abdullah İnan’a geçmiş olsun dileklerini iletti. Çandır, babasını kaybeden Meclis Üyesi Selçuk Çelebi ile eniştesini kaybeden Nuri Büyükselçuk’a başsağlığı diledi.
Üyeler: Önümüzdeki dönem çok zorlu
Meclis’te üyeler, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı Yeni Ekonomi Programı'nı değerlendirdi. Programın beklentileri karşılamadığını dile getiren meclis üyeleri, önümüzdeki dönemin ekonomide zorlu geçeceğini ifade etti.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seffafbelediyecilik.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.